“Yüksek indirim" olarak açıklanabilecek bu felsefeyle, 1929 buhranından sonra ABD merkezli olarak doğan süpermarketçilik anlayışının günümüze uyarlanmış halidir. Daha çok 90’lı yıllar itibarıyla başlayan bu akım, günümüzde ivme kazanmaya devam ediyor. Bu sistemle süpermarket kavramı daha yerel birimlere (mahalleler, sokak araları) bayi mantığı ile taşındı.
Alman kökenli olanlara örnek olarak Aldi, Lidl ve Plus verilebilir. Ucuz olmanın yanında kâr da elde edebilmelerini sağlayan felsefeleri, "Tüketiciye yakın yerlerde kurulan, reklam, ambalaj, enerji, istihdam, lüks gibi kavramlardan mümkün olabildiğince uzak, masrafları minimumda tutarak yerel marketler kurmak, ucuz ürünlerle pazar yaratmak" şeklinde ifade edilebilir.
Müşterilerin iki temel unsur olan fiyat ve kaliteyi göz önüne aldığından yola çıkan hard discount marketler, dört ana düşünceyi baz alır: Sınırlı sayıda ürün, düşük fiyattan satılan private label’ların yüzde olarak oranını artırmak, yüksek kalite ve fiyat arasında ideal bir oran yakalayarak en düşük fiyata en yüksek kalite vaadini tutabilmek ve etkili olacak operasyonel planlama.
Az çeşit ürün satmalarını “Less is more” (Az daha fazladır) felsefesiyle açıklayan bu marketlerin en bilinenlerinden olan Aldi, müşterilerine PL dışında sadece birkaç marka sunuyor. Aldi ürünlerinin yüzde 10’undan daha azı markalara ait. Operasyonlarına ayrı bir önem vermek durumunda olan bu marketler için planlama, strateji ve etkin yönetim önem taşır.
Alman kökenli olanlara örnek olarak Aldi, Lidl ve Plus verilebilir. Ucuz olmanın yanında kâr da elde edebilmelerini sağlayan felsefeleri, "Tüketiciye yakın yerlerde kurulan, reklam, ambalaj, enerji, istihdam, lüks gibi kavramlardan mümkün olabildiğince uzak, masrafları minimumda tutarak yerel marketler kurmak, ucuz ürünlerle pazar yaratmak" şeklinde ifade edilebilir.
Müşterilerin iki temel unsur olan fiyat ve kaliteyi göz önüne aldığından yola çıkan hard discount marketler, dört ana düşünceyi baz alır: Sınırlı sayıda ürün, düşük fiyattan satılan private label’ların yüzde olarak oranını artırmak, yüksek kalite ve fiyat arasında ideal bir oran yakalayarak en düşük fiyata en yüksek kalite vaadini tutabilmek ve etkili olacak operasyonel planlama.
Az çeşit ürün satmalarını “Less is more” (Az daha fazladır) felsefesiyle açıklayan bu marketlerin en bilinenlerinden olan Aldi, müşterilerine PL dışında sadece birkaç marka sunuyor. Aldi ürünlerinin yüzde 10’undan daha azı markalara ait. Operasyonlarına ayrı bir önem vermek durumunda olan bu marketler için planlama, strateji ve etkin yönetim önem taşır.
Aldi başta olmak üzere tüm hard discount marketlerin temel felsefesi her bir kuruşu harcanmadan geri döndürebilmek, yani harcanmayabilecek hiçbir kuruşu harcamamak, bunun için de önlem almaktır. Türkiye’de hard discount konseptine en sadık perakende markası BİM denebilir.