13 Temmuz 2012 Cuma

Üreticiler, yerellerin 2023 rotasına demir attı

Her geçen gün büyüyen yerel perakende zincirleri, Türkiye açısından ayrı bir öneme sahip olan 2023 yılı rotasını şimdiden belirledi. Yıllık ortalama yüzde 15 büyümeyle 70 milyarın üzerinde ciro geliri planlayan yerellerin bu çarpıcı hedefini marketlerin raflarında yer alan tedarikçiler olumlu ve ulaşılabilir karşıladı. Öte yandan bir elmanın iki yarısından biri olan üretici firmalar, yerellere kurumsallaşmaları ve adımlarını sağlam atmaları konusunda tavsiyelerde bulundu
 
Uğur TATLI / İpek GÜL

“2023 yılında yerellikten çıkıp uluslararası oyuncu olmuş, yılda 1 milyar TL ciroyu aşmış en az 10 federasyon üyesi firma olacak.” Bu dikkat çekici sözler, Türkiye Perakendeciler Federasyonu (TPF)  Başkanı Selamet Aygün’e ait. 10 yıl öncesine kadar ulusal ve uluslararası perakende zincirleri tarafından “öteki”leştirilen ve “zayıf” bir rakip olarak nitelendirilen yerel perakende zincirleri, doğru yönetim anlayışı ve en önemlisi de TPF çatısı altında birleşerek sektörün en değerli oyuncuları arasında kendine yer buldu. 25-26 Nisan günleri arasında Haliç Kongre Merkezi’nde gerçekleştirilen Yerel Zincirler Buluşuyor (YZB) organizasyonunda ilk kez dillendirilen yerellerin 2023 vizyonuyla ilgili Selamet Aygün şunları söyledi: “14 Bölge PERDER Derneği, 330 şirkete ait 3 bin 282 perakende satış noktasında 65 bin 200 çalışanı ile Türkiye perakende sektörünün en güçlü örgütü konumundayız. TPF, yıllık ortalama yüzde 20 büyüme oranı, 14,7 milyar TL ciro ve yüzde 30’u aşan pazar payı ile sektörün en önemli aktörü ve temsilcisi. 2023’te yıllık ortalama yüzde 15 büyüme ile 70 milyarın üzerinde ciro hedefliyoruz. 2023 yılında yerellikten çıkıp uluslararası oyuncu olmuş, yılda 1 milyar ciroyu aşmış en az 10 federasyon üyesi firma olacak.” Yerel perakende zincirlerinin bu hedefe ulaşmadaki en önemli partneri, hiç kuşkusuz raflarında ürünlerine yer verdikleri tedarikçi firmalar olacak. Görüşlerini aldığımız üreticilerin tamamı TPF’nin 2023 hedefini reel bulurken, kurumsallaşan zincirlerin rakiplerine göre bir adım önde olduğunu belirtti. Tedarikçiler ayrıca, yıllık yüzde 15 ciro büyümesinin Türkiye’nin 100’üncü yıl hedefleriyle örtüştüğü konusunda ortak görüş bildirdi.
“Yereller tüketicilere çok yakın”
3 bin metrekaresi kapalı, 8 bin metrekaresi açık olmak üzere toplam 11 bin metrekarelik bir tesiste üretimlerini gerçekleştiren Anavarza Bal, Türkiye’de de çok hızlı bir şekilde büyüyen private label (PL) pazarının önemli bir oyuncusu konumunda yer alıyor. Birçok yerel zincirde de bulunan Anavarza Bal’ın Genel Koordinatörü Can Sezen, yerel perakende zincirlerinin 2023’e reel bir hedef koymasını önemsediklerini belirterek, “Perakende sektörünün içerisinde yerel zincirlerin organize olması, güçlenerek daha etkili yer alması sevindirici bir durum. Tüketiciler, oluşan rekabet şartlarından dolayı haklı olarak satın alma kararını çok çabuk değiştirebiliyor. Bu anlamda yereller tüketicilere çok yakın” tespitinde bulundu. 2023’ü herkesin kendine ciddi hedefler belirlediği bir yıl olarak değerlendiren Sezen, “Anavarza Bal olarak ülkemizdeki yerel marketlerle yakından çalışıyoruz. Bizler de kendi hedeflerimiz doğrultusunda gerek pazar payımızı gerek yatırımlarımızı artırmaya devam edeceğiz” şeklinde konuştu.

Barilla, yerel marketlere özel ekip oluşturdu
Yerel zincirleri, gıda perakendeciliğinin omurgası şeklinde nitelendiren Barilla Türkiye, Orta Doğu ve Afrika Bölgesi Direktörü Güneş Karababa, son yıllarda gösterilen başarının gıda perakendeciliğinde kuralları yeninden belirlediğine dikkati çekti. Barilla’nın yerel perakende zincirlerine özel bir ekip oluşturduğuna vurgu yapan Karababa, “Biz şirket olarak bu kanalın gelişimini önceden görerek, satış teşkilatımızın içinde bu kanala odaklanan özel bir grup kurduk. Yerel perakendecilerin en büyük temsilcisi PERDER’le de yakın işbirliği içindeyiz. PERDER yönetimine götürdüğümüz bazı projeler sayesinde birlikte çalışma fırsatı bulduk. Bazı fikirler de halen proje aşamasında, ön çalışmaları devam ediyor. Önümüzdeki dönemde de yerel zincirlerin paylarını daha fazla artıracaklarını ve büyümeye devam edeceklerini öngörüyoruz” diye konuştu. 70 milyar TL hedefin, hükümet tarafından ortaya konulan 2023 hedefine uygun bir büyüklük olduğunu kaydeden Karababa, “Bu hedefe ulaşabilmek için önümüzdeki 11 sene boyunca, ortalama her yıl yüzde 14 büyüme rakamına ulaşılması gerekiyor. Geçen 3 yılın sonuçlarına baktığımızda bu hedefin hayal olmadığını ve yerel perakendecilerin bunu başarabileceklerini görüyoruz” dedi. Nielsen verilerine göre Barilla’nın 2011 yılını yüzde 32 büyüklükle pazar lideri tamamladığını hatırlatan Karababa, “Biz markamızı satış kanallarının gelişimine göre değil, tüketici taleplerinin değişimlerine göre konumlandırıyoruz. Yerel perakendenin 70 milyar TL’ye giden yolculuğunda lider ve öncü rolümüzü koruyarak onlarla birlikte olmak istiyoruz” ifadelerini kullandı. 2023 hedefi Eker’i heyecanlandırıyor
Son yıllarda yerel organize perakende zincir firmalarının hem kendi içinde hem de yeni katılımlarla hızlı bir şekilde büyüdüğünü dile getiren Eker Süt Ürünleri Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Nevra Eker, “Bu büyüme aynı zamanda toplam organize perakende içindeki orana da yansıyor. Biz de firma olarak bu gelişen ve değişen organizasyon yapısı içerisinde yer alarak yerel ve yerli organize perakende zincir firmalarına destek verip, kendi içerimizdeki dinamik yapımızla bir sinerji oluşturmak ve dayanışma sağlamak istiyoruz” dedi. TPF’nin açıkladığı 2023 hedefinin markalarını heyecanlandırdığını kaydeden Nevra Eker, bu hedef için birlikte yaratılacak sinerjinin gücünden hep birlikte fayda sağlayacaklarını da sözlerine ekledi.
Ekici, 2023 hedefini belirledi
Yerel perakende zincirlerinin başta Ankara olmak üzere belirli metropollerde oldukça güçlü olduğu tespitinde bulunan Ekici Satış ve Pazarlama Müdürü Suat Gül, şunları söyledi: “Özellikle PERDER’in etkisiyle diğer bölgelerde de işbirliği çalışmaları yapıyoruz. Perakende sektörü oldukça hızlı bir değişim ve gelişim süreci içerisinde olduğu için yerli yatırımcılarımızın da bu pazardan kopmaması, aksine büyüme gayretleri bizleri mutlu ediyor. Her alanda olduğu gibi perakende pazarda da dengenin bu şekilde daha sağlıklı kurulacağına inanıyoruz. Bu bağlamda yerel zincirlerin desteklenmesi ve daha sıkı bir işbirliği anlamında gereken özeni her zaman göstereceğiz.” Türkiye genelinde yaklaşık 30 bin noktaya ulaştıklarını anlatan Gül, 2023 yılına kadar bu rakamı 46 bine ulaştırmayı planladıklarını söyledi.
Kurumsallaşan markalar bir adım önde
Yerel perakende zincirlerinin hızlı yol aldığını dile getiren Estuz Genel Müdürü Özgür Özdemir, “Geçtiğimiz yıllara baktığımızda kendi imkânlarıyla çalışmalar yapan işletmeleri daha sık görürken günümüzde teknoloji ve modernizasyonu birleştirerek müşterilerine daha iyi hizmet vermek için yarışan zincirler olduğunu görüyoruz” diye konuştu. Kurumsallaşma sürecini tamamlayan işletmelerin rakiplerine göre bir adım önde olduğuna dikkati çeken Özdemir, bu anlayışla ilerleyen perakende zincirlerinin birçok ilde şubeleştiğini söyledi. Yerel perakende zincirlerinin ilerleyen dönemlerde yapacakları satın alma ve birleşmelerle daha da büyüyeceğini anlatan Özdemir, “Yerel perakende zincirlerinde belki yerel belki de bölgesel evlilikler olabilir. Bu işbirlikleri sayesinde elde edilen güç ile daha hızlı büyüme sağlanacağını düşünüyoruz. Estuz olarak TPF’nin ortaya koyduğu 70 milyar TL’lik 2023 hedefini de gerçekçi buluyoruz” dedi. Estuz’un 2012’de 30’uncu yılını kutladığını, perakende sektöründe ise 3 yıldır yer aldıklarını söyleyen Özdemir, şöyle konuştu: “Yerel zincirler bizleri tüketici ile buluşturdukları sürece ürün çeşitliliğimiz artacak. Pazarda yeni bir oyuncu olmamıza rağmen geldiğimiz noktada hızlı yol aldığımızı ve zincirlerin Estuz’a inancının tam olduğunu gözlemliyoruz. Bizler de firma olarak çalışmalarımıza hız kesmeden devam edeceğiz. Estuz, 2023 yılında herkese ve her kesime ulaşmış, ürün çeşitliliğiyle pazar lideri olan bir firma olarak tanınacak.”  Yerel perakendeciler fark yaratıyor
Türkiye’nin dört bir tarafına yayılan yerel zincirlerin perakende sektörünün önemli bir oyuncusu olduğunu belirten Gürsüt Zincir Marketler Satış Müdürü İhsan Bubur, “Daha önceki dönemlerde markalaşmaya çalışan üreticiler, kendilerini ulusal zincirlere kabul ettirecek stratejileri uyguluyordu. Artık yerel zincirlerde de başarılı olacak ürün ve satış uygulamaları yapılıyor” diye konuştu. Yerellerin süreç içerisinde kendi yapılarına uygun bir kimliğe büründüklerini kaydeden Bubur, “Perakende sektörünü incelediğimizde daha önceden ulusal market zincirleri yerel marketler tarafından izleniyordu. Şu anda ise sistem farklı işliyor, ulusal perakende zincirleri başarılı olabilmek için yerel perakendecileri takip ediyor” tespitinde bulundu. Yerel zincirlerin Türk tüketicisinin ihtiyacını belirleyip buna uygun çözümler sunduklarını anlatan Bubur, “2023 Türkiye’sinin en büyük perakende oyuncusu yereller olacak. Özellikle müşteri sadakati ve memnuniyetini ön plana çıkaran, kendi profiline uygun ürün tedariğini yapan, işinde standardı, sürekliliği yakalayan grupların başarılı olmaları kaçınılmaz” dedi. Gürsüt’ün 2023 hedeflerine de değinen İhsan Bubur, “Gürsüt, peynir grubunda yerel zincirlerin açık şarküteri reyonlarındaki beklentilerini karşılayacak kalite standardına ve sürekliliğine sahip olmayı kendine misyon edindi. Ürünlerimizle güçlü, güvenilir bir marka kimliği çizmek istiyoruz” şeklinde konuştu.
Golda’dan yerellere önemli tavsiyeler
Perakende zincirlerinin mağaza başı cirolarını artırması gerektiğini ifade eden Kom Gıda Genel Müdürü Hasan Hüseyin Demiröz, şunları söyledi: “Öncelikle yerel perakendemizin büyümesi bizi gururlandırıyor. Yerel perakendecilerimizin bilgi işlem alt yapısında, lojistikte çok başarılı çalışmalar yaparak maliyetlerini artırdığını gözlemliyoruz. Buna bağlı olarak artan maliyetlerini fiyatlara yansıtamayan perakendecinin karı düşerek, istihdama olumsuz rakamlar yansıyor. Perakendecilerimizin mutlaka mağaza başı cirolarını artırması gerektiğini savunuyoruz. Golda, yerellere agresif fiyat savaşından çekilmelerini ısrarla tavsiye ediyor. Özellikle giriş bedeli uygulaması perakendecinin ciro artışına odaklanmasını engelliyor. Yerel perakende zincirlerinin cirosu düşük mağazalarını kapatarak yoğunluklarını yüksek cirolu mağazalara vermesi kendileri açısından hayati önem arz ediyor.” 2023 hedefini “ulaşılabilir” olarak yorumlayan Demiröz, yerellerin yıllık yüzde 15 ciro büyümesinin Türkiye’nin 100’üncü yıl hedefleriyle örtüştüğünü belirtti. Hem üretici hem de tüketicinin gerçeklerini bildiklerini kaydeden Demiröz, “Sürekli kazanmak üreticinin, perakendecinin ve tüketicinin kazanması ile mümkün. Sağlıklı büyüme süreklik ister, günü birlik hareketler orta ve uzun vadede kimseye kazandırmaz. Her bir perakendecimiz bugünden 2023 projeksiyonunu yapmalı ve ona göre hareket etmeli” önerisinde bulundu.

 

“Büyük ölçekli şirketler çok yönlü düşünmeli”
1937 yılında tamamı yerli sermaye ile kurulan Hayat Grubu, bünyesinde Bingo, Molped, Papia, Molfix gibi önemli markaları barındırıyor. Hayat Kimya’nın yerel perakende zincirleriyle ortak bir anlayışta çalıştığını kaydeden Hayat Kimya Genel Koordinatörü Orhan İdil, satışlarının büyük bir kısmını yerellere yaptıklarını söyledi. İdil, sözlerini şöyle sürdürdü: “Hayat Kimya olarak yerel zincirleri destekliyor ve şu anda satışlarımızın büyük kısmını yerel zincirlere gerçekleştiriyoruz. Ülkemizde özellikle yerel zincirlerin büyüyor olmasından memnunuz çünkü üreticiler olarak ürünlerimizi tüketiciye ulaştırırken yerel zincirlere her zaman ihtiyaç duyuyoruz.” Yerel zincirlerin bölgelerini çok iyi analiz ettiklerini anlatan İdil, “Bu sayede büyük organize perakende zincirlerine her zaman gitme fırsatı olmayan tüketiciler için çözümler üretiliyor. Diğer taraftan yerel zincirler yapıları gereği üreticilerin problemlerine daha anlayışlı davranıyorlar” diye konuştu. Yerellerin 2023 hedefiyle ilgili önemli tespitlerde bulunan İdil, “Yerel zincirler gün geçtikçe bir kartopu misali büyümeye devam ederken sayılarını hızla artırıyorlar. Bulundukları yerlerde önemli pazar paylarına sahip çok sayıda market zinciri ulusal şirketlerle sıkı sıkıya rekabet ediyor, hatta onları zorluyor. Gelecekte de başarılı olma şansları yüksek. Türkiye homojen bir yapıda yerleşim özelliği göstermiyor. Özellikle gıdada yerel alışkanlıklar var” dedi. Büyük ölçekli şirketlerin yatırım yaparken çok yönlü düşünmesini öneren İdil, “Büyük ölçekli şirketler, yatırım yaptıkları bölgedeki her ölçekteki şirketi göz önünde bulundurmalılar. Ne kadar büyük olursanız olun, bulunduğunuz bölgedeki bir açık pazar da bakkal da rakibiniz. Mutlaka bölgenin önde gelen zincirlerinin güçlü ve zayıf taraflarını analiz ederek aksiyon planları yapılmalı” şeklinde konuştu. Hayat Kimya olarak yerellere olan desteklerini sürdüreceklerini dile getiren Orhan İdil, “Türkiye’de daima yerel zincirlerin olacağına inanıyoruz. Sektörde sürekli girişler ve muhtemelen çıkışlar da olacak. Ama tutunmak, rekabete ayak uydurmak zorlaşacak. Yine 10-15 yıl sonra her bölgede 1 ila 3 arasında yerel zincir kalacağını düşünüyoruz” açıklamasında bulundu. Yereller konumlarını güçlendiriyor
Sektörün değişen dinamiklerini yakalayan yerel perakendenin pazardan daha fazla pay almaya devam edeceğini aktaran Koska Yönetim Kurulu Üyesi Emin Dindar, “2011 yılı verilerine göre yüzde 8,5 büyüme gösteren ekonomide yüzde 11,4 ile en çok büyüyen sektör perakende sektörü. Hızlı bir gelişim içerisinde olan sektörde yerel perakendeciliğin son yıllarda yapmış olduğu çalışmalarla bu var olan konumunu sağlamlaştırdığını ve bunun devam edeceğini söyleyebiliriz” diye konuştu.
Kristal, kurumsallaşmaya dikkat çekti
Yerel perakende zincirlerinin Türkiye’deki perakende sektörünün geleceği açısından önemli bir yere sahip olduğunu belirten Kristal Yağ Satış Müdürü Mehmet Birincioğlu, “TPF çatısı altında organize olan yerel zincir marketler, rekabetin fiyattan ibaret olmadığını düşünerek alt yapı çalışmalarına ağırlık verdi. Yerel zincirler kurumsal kimlik kazanarak, işlerini kurumsal yapıyla birlikte profesyonel bir şekilde yönetmeye başladı” dedi. Yerellerin 2023 hedefini reel bulduklarını anlatan Birincioğlu, “14 bölgede, 3 bin 300 nokta ve 65 bin çalışanı ile perakende sektörüne hizmet veren yerel zincir marketlerin, bugünden atılan sağlam temellerle 2023 yılı hedeflerine ulaşabilmeleri çok uzak görünmüyor” ifadelerini kullandı.
“Yerellerle birlikte Türk ekonomisi kazanacak”
Tüketicilere insan sağlığı açısından önem arz eden bir ürün sunduklarını söyleyen Muratbey Yönetim Kurulu Başkanı Necmi Erol, “Hijyenik şartlarda ve modern tekniklerle üretilmeyen, soğuk zincir kırılmadan tüketicisine ulaştırılmayan, satış noktalarında ve evlerde + 2/4 derece haricinde tutulan peynir ve diğer tüm süt ürünleri sağlığımız için korkunç riskler taşıyor. Yerel perakende zincirlerinin ilerlemesi, her yönden gelişiyor olması tüketicinin sağlıklı ve hijyenik ürünlere kolaylıkla erişmesi için belki de en önemli adım” diye konuştu. Erol, perakende zincirlerinin 70 milyar TL’lik 2023 hedefi hakkında ise şunları söyledi: “Bu hedeflerin gerçekleşmesi için yerel marketlerin standart kalite sunabilen, sürdürülebilir gelişime ayak uydurabilecek, tüketici memnuniyetini maksimum seviyede tutan üreticilerle işbirliği içerisinde olması gerekiyor. Bu büyük hedeflere ulaşma yolunda Muratbey, ihtiyaç duyulan güçlü bir paydaş olarak yerel perakendecilerin her zaman yanında olacak.” Erol ayrıca, yerel perakendecilerin güçlenmesiyle birlikte üreticilerin de güçleneceğini ve güç birliğinden Türk ekonomisinin kazançlı çıkacağını sözlerine ekledi.
Pakmaya, PERDER’e vurgu yaptı

Yerel perakende zincirlerinin son 10 yılda kaydettiği büyüme trendinin devam edeceğini ifade eden Pakmaya Satış ve Pazarlama Müdürü Kemal Aktaş, büyümenin altında yatan en önemli unsurun TPF’ye bağlı olan PERDER’lerin çalışmaları olduğunu dile getirdi. PERDER’in yerel perakende kanalına teknoloji, insan kaynakları, eğitim, sektör gelişimi gibi konularda çok önemli katkıları olduğunu aktaran Aktaş, “Bu birlikteliğin oluşturduğu güven, uyumlu bir işbirliği ile gelişerek profesyonel bir büyümeyi kaçınılmaz hale getirdi. Her üretici gibi biz de bu sürdürebilir profesyonellikten ve büyümeden memnunuz” şeklinde konuştu. 2023 hedefinin Pakmaya’yı heyecanlandırdığını belirten Aktaş, sözlerine şöyle devam etti: “Bu hedefe giderken yabancı sermayeli perakende oyuncularıyla rekabet daha da hareketlenecek ve bu rekabetin sektöre ve ülke ekonomisine katkıları olacak. Ama yerel zincirlerin organize halinde olmaları, gelişime açık olmaları ve hedefe gitmeyi çok istemeleri onları daha avantajlı kılıyor.” Yüzde 100 Türk sermayeli bir marka olduklarını hatırlatan Aktaş, Pakmaya’nın yerel zincirlere olan desteğinin süreceğini belirterek, “Bu ortak payda ile birbirimizi anlayarak kazan-kazan noktasında birlikte hareket ederek, hedefe ulaşmanın daha çabuk ve kolay olacağını, ülke ekonomisine el ele katkıda bulunacağımızı düşünüyoruz” açıklamasında bulundu. “Yereller iyi çalışıyor”
Marka olarak yerel perakende zincirlerini önemsediklerini ve ürünlerinin yerel marketlerin çoğunda yer aldığını anlatan Papağan Kuruyemiş Yönetim Kurulu Başkanı Kani Emekçi, “Çok sayıda perakende noktasında tüketiciyle buluşmak önemli hedeflerimiz arasında yer alıyor. Yerel perakende zincirlerini bu anlamda çok önemsiyoruz. Çok da iyi çalıştıklarını düşünüyoruz. Tüketiciyle sıcak temas içindeler ve hızlı hareket etme kabiliyetine sahipler” tespitinde bulundu. Yerel marketlerin 2023 hedeflerine ulaşabilmek adına yoğun bir şekilde çalıştığını kaydeden Ekmekçi, “Yerel zincirlerin güçlü bir hedefi var ve bu çabanın içinde markamızın da yer alması önemli bir unsur. Biz, onların markalı ürünlerle büyümesine katkı yapmış oluyoruz, onlar ise bizim daha geniş kitlelere ulaşmamızı sağlamış oluyor. Sonuç itibarıyla yerel zincirlerle verimli bir işbirliği içinde olduğumuzu söyleyebiliriz” dedi.

Parex, verimlilik konusunda yerelleri uyardıTürkiye’deki perakende sektörünün gelişiminde yerel marketlerin önemli görevler üstlendiğine dikkati çeken Provel Genel Müdürü Ferhat Sucu, yerel perakendecilerin son 5 yılda hem fiziksel hem de sistemsel büyümeyi gerçekleştirdiklerini belirtti. Sadece şube sayısı olarak büyümenin belirli bir noktadan sonra verimsizliğe yol açacağı uyarısında bulunan Sucu, “Burada dikkat edilmesi gereken tek konu verimlilik analizi olmalı; çünkü sadece şube sayısı olarak büyüme hedefi belirli bir yerden sonra verimsizliği de beraberinde getirebilir. Bugün özellikle her şehirde ön plana çıkmayı başarmış önemli yerel zincirlerimiz her konuda işlerini geliştirmek için çaba gösteriyor” şeklinde konuştu. 2011 yılı cirosu 15 milyar TL’ye yaklaşan yerel perakendenin 2023 yılı ciro hedefini, global anlayışın yerel düşünceyle harmanlanması olarak yorumlayan Sucu, “70 milyar TL’lik ciro hedefi global bakış açısının lokal hareket etme planı anlamına geldiğini gösteriyor. Burada yerel zincirlerin işlerini büyütürken, tüketici, yani aslında yeni bir kavram olan ‘alışverişçi’ ile olan bağlarını daha da güçlendirmeleri gerektiğini düşünüyorum. Alışverişçiyi anlamak, beklentilerini tespit etmek, ona göre aksiyon almak sürdürebilir büyümeyi de peşinden getirecek” diye konuştu. Sucu ayrıca, yerel marketlerle ortak hedefe koştuklarını sözlerine ekledi. “2023 hedefi yereller için önemli bir adım”
Bakliyat sektörünün öncü firmaları arasında bulunan Reis Gıda, başta mercimek, pirinç, bulgur, fasulye, nohut olmak üzere çeşitli ürünleriyle ulusal zincirlerin yanı sıra yerel marketlerin raflarında da yer alıyor. Geçtiğimiz günlerde sarımsak tesislerine 1 milyon dolarlık yatırım gerçekleştiren marka, yerel zincirlere ayrı bir önem veriyor. TPF’nin ortak bir vizyon belirleyerek 2023 için 70 milyar TL’lik ciro hedefi koymasını perakende sektörünün gelişimi açısından değerlendiren Reis Gıda Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Reis, “TPF’nin Türkiye’deki yerli perakende zincirlerini bir çatı altında toplayarak ortak hedef ve vizyon belirleyip perakendeciliği geliştirmek için projeler üretmesini perakende sektörü açısından önemli bir adım olarak görüyoruz” ifadelerini kullandı. Reis Gıda olarak çalıştıkları tüm zincirlerle, tüketiciye fayda sağlayacak kalite ve fiyat için ortak bir çalışma içerisinde olduklarını aktaran Reis, şunları söyledi: “31 yıllık geçmişe sahip olan Reis Gıda’nın yerel zincirlerle olan beraberliğinde güvene dayalı sağlam temeller üzerinde çalışıyoruz. Perakende mağazalarından alışveriş yapan tüketicilere kuru gıdada sağlık açısından güvenilir, fiyat açısından uygun ürünler sunma arzusu içerisindeyiz. Sadece fiyata göre ürünün yapıldığı ve bazı nedenlerle rekabetin farklılaştığı dürüst satıcının zorlandığı bu dönemde, sektöründe lider marka olarak müşterilerinin beklentilerini iyi anlayan, tüketicilerin tüketim alışkanlıklarına göre ürün çeşitliliğini artıran bir üretici olarak yerellerle birlikte büyümememizi sürdüreceğiz.”

Bu haber Market dergisinden alınmıştır.

Popüler Yayınlar

Markente RSS

RSS Takip Et Technorati Profile Add to Technorati Favorites Besserer Pagerank Türkçe İçerikli Web Siteleri
Sitetistik